17 Aralık 2010 Cuma

Dimitri İvanoviç Mendeleyev

Dimitri İvanoviç Mendeleyev,(d. 8 Şubat 1834 Tobalska – ö. 2 Şubat 1907 St. Petersburg), Rus bilimadamı.
Ailesinin 17 çocuğundan en küçüğü olan Mendeleyev'in büyük babası Sibirya'nın ilk gazetesini çıkarıyordu; babası ise bir lise müdürüydü. Mendeleyev, ilköğretimini sürgünde yaptı; babası ölünce annesi ona daha iyi öğrenim koşulları sağlamak amacıyla batıya göçtü.

Mendeleyev, St. Petersburg (Leningrad) Üniversitesi'nde kendini tanıttı ve doktorasını ilginç bir konu olan "alkol ve suyun birleşmesi" tezi üzerinde yaptı. Fransa ve Almanya'daki incelemeleri, ona, 1858 Karlsruhe Kimya Konferansına katılma olanağını sağladı. Bu konferansta Avogadro Hipotezi üzerinde ateşli tartışmalar yapılmıştı. Daha sonra, ilk petrol kuyusunu görmek için Pennsylvania'daki petrol bölgelerini gezdi. Rusya'ya döndükten sonra yeni bir ticari damıtma yöntemi geliştirdi.
Daha 32 yaşında iken St. Petersburg Üniversitesi'nde kimya profesörü oldu. Düzenlilikleri araştırmak için, elementleri özeliklerine göre sıraladı. Böylece kimyacıların sessiz bilgisayarı olan periyodik cetveli elde etti. Bu cetvelden yola çıkarak o zaman henüz bilinmeyen bazı elementlerin bulunacağını ve onların bazı özeliklerini öngördü.
Varlığını bildirdiği elementlerden bazıları birkaç yıl sonra bulununca periyodik tablonun önemi anlaşıldı ve Mendeleev, büyük bir bilgin olarak tanındı.
Periyodik tablo, Mendeleyev'in mükemmel yorumculuğu ve üretici zekasının çarpıcı bir ürünüdür. Mendeleyev'in 25 büyük kitaptan oluşan diğer çalışmaları da oldukça ilginçtir. O'nun izomorfizm hakkındaki bilgileri organize etmesi, jeokimyanın gelişmesini sağlamıştır. Ayrıca, kritik kaynama noktasını bulup, çözeltilerin hidrat teorisini geliştirmesi onun büyük bir fizikokimyacı olarak anılmasına sebep olmuştur. Mendeleyev, 70 kadar akademi ve ilim topluluğunun üyesi idi. Kendi deyimiyle onun birinci hizmeti ilmi araştırmaları, ikincisi ise öğretmenlikti.
Bu yorulmaz deneyci ve öğretmen, toplumsal konularla da ilgiliydi. Hükümetin işlerine karışmaması için, verilen emri dinlemektense profesörlükten istifa etmeyi uygun buldu. Liberal düşünceleri destekliyor, saçlarını kestirmeyi reddediyor ve Çar'ın isteklerine karşı koyuyordu. Buna karşın "Ağırlıklar ve Ölçüler Bürosu" müdürlüğüne atandı. Mendeleyev, ilk periyodik cetveli bastırdığı zaman henüz 63 element biliniyordu. Ölümünden bir yıl sonra bilinen element sayısı 86 ya çıkmıştı. Bu hızlı artış, kimyanın en önemli genellemesi olan periyodik cetvel yoluyla sağlanmıştır.
1955 yılında Glenn Seaborg başkanlığındaki ABD'li fizikçiler tarafından sentezlenen 101 atom numaralı elemente, Dimitri Mendelyev onuruna "mendelevyum" adı verilmiştir.

14 Aralık 2010 Salı

Evangelista Torricelli



Evangelista Torricelli (d. 15 Ekim 1608, Feanza-İtalya - ö. 5 Ekim 1647, Floransa) Açık hava basıncı üzerine yaptığı deneyleriyle tanınan İtalyan fizik ve matematik bilgini.
Çocukluğunda matematiğe olan merakıyla dikkatleri çekti. 1627'de Roma'ya giderek, hidrolik biliminin kurucusu ve Galilei'nin talebesi olan Benedetto Castelli ile birlikte çalıştı. 1641'de Galilei ile mektuplaşmaya başladı. Aynı sene, Castelli'nin tavsiyesi üzerine Galilei, Torricelli'yi Tuscany'ye davet etti. Galilei ile görüştükten birkaç hafta sonra, Galilei ölünce, Tuscany büyük dükü Torricelli'yi onun makamına tayin etti. 1644 yılında geometri ve mekanik üzerine bir kitap yayınladı. Matematik sahasında mühim bir boşluğu dolduran bu kitapta aynı zamanda Galilei'nin mekanik üzerindeki ilk çalışması, birbirine bağlı cisimlerin ortak ağırlık merkezleri aşağıya doğru hareket ederken, ani hareket edebilecekleri prensibi bir neticeye bağlanıyordu. Torricelli, bu çalışmalarını yaparken açık hava basıncı üzerindeki deneylerinde de devam etti. Basınçtan faydalanarak, civa doldurulmuş tüplerle yaptığı deneyler neticesinde, deniz seviyesinde 1cm2 ye düşen basıncı 1033 g/cm2 olarak tespit etti. Geometri ve mekanik alanındaki fikirlerini ise ilk önceleri kimse önemsemedi. Torricelli aynı zamanda hocası Galilei'nin teleskobunu ve kendi mikroskobunu geliştirmeye uğraştı.
1643 Torricelli, hava basıncını ölçmek için şimdi cıvalı barometre denilen cihazı icat etti.

Dünyayı Değiştiren Beş Denklem

Harvard Üniversitesi'nde fizik ve matematik dersleri veren, Amerikan ABC televizyonunda bilim editörü olarak görev yapan Michael Guillen, Dünyayı Değiştiren Beş Denklem'de, günlük hayatımızı kalıcı bir biçimde değiştiren beş denklemin hem matematiğini hem de öyküsünü anlatıyor. Bu denklemlerin öyküleri bir yandan beş büyük bilim adamının portresini çizerken bir yandan da okuyucuya 17. yüzyıldan günümüze değin bilimin ve bilim-insan ilişkisinin kesintisiz bir tarihsel kaydını sunuyor. Çok soyut gibi görünseler de, etkileri son derece somut olan bu beş denklem, aslında bilimin o meşhur elmadan kötü şöhretli atom bombasına doğru çıktığı yolculuğun beş önemli kilometre taşı...

TÜBİTAK Popüler Bilim Kitapları 141

5 Aralık 2010 Pazar

BİLİMİN SERÜVENİ

ESKİ MISIR
Gök cisimleri ve gök olaylarıyla ilgili en eski gözlem ve çalışmaların Çin, Mezopotamya ve Mısır’da yapıldığı bilinmektedir. En önemli gökbilim çalışmaları, takvimle ilgili verileri elde etmek için Ay ve Güneş’in yıl boyunca sürekli gözlenmesi, sabit yıldızların ve yıldız gruplarının (takımyıldızların) gök yüzündeki konumlarının saptanması, hareketli gök cisimlerinin (gezegenlerin) izlenmesi, Güneş ve Ay tutulmalarının önceden hesabı olmuştur. Bu çalışmalarda dini inançlar ve mitolojik yorumlar etkin olmuş, gökyüzünde doğa üstü varlıkların hakimiyeti kabul edilmiştir.
                                                                                                 Mısır Takvimi
Mısır Takvimi: Eski Mısır’da belki de daha MÖ IV. Binden itibaren kullanıldığı sanılan medenî takvim, ilkel bir ay takvimiyle, Nil nehrinin taşmasına (ve dolayısıyla mevsimlere) göre ayarlanmış bir takvimdir. Bu takvimde Yıl 365 güne ayrılmıştır. 30’ar gün çeken 12 ay ve 5 tamamlayıcı gün vardır.
                                                                                  BABİLLİLER

Babilliler M.Ö. 2000 yıllarında yıldız gruplarını hayvanlara ve eşyalara benzeterek takımyıldızları oluşturmuşlardı. Aynı takımyıldız adları çok az değişiklikle bugünde kullanılmaktadır.
ÇİNLİLER
Çin astronomisi,  bir yıldız astronomisidir ve gözle görülebilen yıldızların yanında, kuyruklu yıldızlar ve kutup yıldızı hakkında ayrıntılı bilgiler içermektedir. Ayrıca astronomi metinlerinde, meteor ve meteoritler ile nova ve süpernovalar hakkında kayıtlara da rastlanmaktadır.
Çin tıbbı, evren, doğa ve insan arasında sıkı bir ilişkinin bulunduğu anlayışına dayanır. Çinli düşünürler, evrenin sürekli bir oluşum içinde olduğuna inanırlar; onlara göre, bu sürekli devinim daima bir başlangıca dönüşü içerir. Evrensel sistemin bir parçası olan insan, ikilem gösteren yin ve yang ilkesinin (iyilik ve kötülük, hastalık ve sağlık gibi) etkisi altındadır. Geleneksel Çin tıbbının tedavi şekillerinden olan masaj ve akupunktur yöntemleri günümüzde de kullanılmaktadır.
                                                                  Ünlü Düşünür Konfüçyüs(M.Ö. 551 - M.Ö. 479 )
                                                                                           ESKİ YUNAN
Mısır, Mezopotamya ve çin uygarlıklarının birikimi ege denizinin kıyılarında eski yunan uygarlığının doğmasına sebep oldu. Eski Yunanda birçok filozof yetişti. Bunlardan ilki Miletli Thales’dir. Thales’in önemi evrenin meydana gelmesi ile ilgili akla dayalı ilk açıklamayı yapmış olmasıdır.
                                                                      “Her şey sudur” der Thales.




HİPOKRAT VE TIPTA DEVRİM
Yunan medeniyetinin bilime önemli bir armağanıda tıbbın babası olarak bilinen Hipokrattır.
(M.Ö. 460-M.Ö. 370 )





                                                         

Akciğer kanseri, akciğer hastalığı, siyanotik kalp hastalığı gibi hastalıkları daha o zamanlar tanımlamıştır.

  
  Atom kavramını ilk olarak Demokritos ortaya atmıştır.
DEMOKRİTOS(M.Ö. 4. yy)
"tek gerçek, atomlar ve atomların hareketidir"

                                                                    ARİSTOTELES 
Eski Yunan Filozoflarının bütün çalışmalarını sentezleyen ise Aristoteles olmuş ve Aristotelesin düşünme yöntemi bütün orta çağa hakim olmuştur.
ARİSTOTELES (M.Ö. 384 – M.Ö. 322)

Aristoteles, Fizik, astronomi, ilk felsefe, zooloji, mantık, politika ve biyoloji gibi konularda pek çok eser vermiştir.

                                                                               EVREKA EVREKA
Eski Yunan biliminin en önemli temsilcilerinden biride Arşimet’tir.Suyun Kaldırma kuvvetini ilk keşfeden Arşimet’tir.  Bunun dışında Matematikten, fiziğe ve mekaniğe kadar pek çok çalışması vardır.

Arşimet “ buldum”  “buldum” diyerek hamamdan çıkarken



Batlamyus
(M.S. 85 -M.S. 165)


İnsanlar Kopernik’in çalışmalarından önce evrende her şeyin dünya çevresinde döndüğünü dünyanın evrenin merkezi olduğunu düşünüyorlardı. Bu sistemin kurucularından biride Batlamyustur.Batlamyus yer merkezli bir sistem önermiştir.

Antikçağdan sonra dünya ortaçağ sessizliğine büründü. Bilimsel ilerleme durma noktasına geldi çünkü bilimsel yöntem bilinmiyor ve kullanılmıyordu.
 Roger Bacon (1220 - 1292) “güvenilir bilgiye ancak akıl ve deney yollarıyla ulaşılabilir” diyerek geleneksel öğretiye karşı çıkmıştır. Böylece Bilimsel Yöntemin gelişmesinin önünü açmıştır.

RÖNESANS

Yeni çağın en verimli bilgini Leonardo da Vinci ( 1452 -  1519)
Da Vinci, Tank çalışmasından, uçan makine tasarısına,embriyo çalışmasından resim çalışmalarına kadar akla gelebilecek her alanda çalışmalar yapmıştır.



                                                                 COPERNİCUS
                                                      ASTRONOMİDE DEVRİM
1473-1543

1543: Copernicus gezegenlerin dünya etrafında değil güneşin etrafında döndüğünü ileri süren kuramını açıklar.

Tycho BRAHE 1574 yılında Hven adasında bir gözlemevi kurar.
                                                          GALİLEO GALİLEİ
                                            Galileo Galilei (15 Şubat 1564– 8 Ocak 1642)
 İtalyan fizikçi, matematikçi, gökbilimci ve filozofu olup, Bilimsel devrim'de büyük bir rol oynamıştır. Galileo, "modern gözlemsel astronominin babası,", "modern fiziğin babası," "bilimin babası," ve "modern bilimin babası" olarak adlandırılmaktadır.
Stephen Hawking, "Galileo, belki diğer insanlardan modern bilimin doğuşundan sorumlu olduğu için daha fazla bir kişiydi." der.



William HARVEY kan dolaşımı konusunda bilgiler verir.(1616)


Johannes KEPLER gezegenlerin güneş çevresinde izledikleri yörüngeleri betimleyen yasaları yayımlar.(1618)

                                     1642-GALİLEO ÖLÜR ISAAC NEWTON DOĞAR




İlk modern kimyager: Robert BOYLE


                                                       Robert Boyle ( 1627 -  1691)
Boyle, "kuşkucu Kimyager" adlı yapıtında maddenin minik yuvalardan oluştuğunu ileri sürer.



                                                                              1665
                                                 ROBERT HOOK VE HÜCRENİN KEŞFİ




Edmond HALLEY daha sonra kendi adıyla anılacak olan kuyruklu yıldızın yörüngesini çizer.(1682)





                                                                             1687                                
                                    NEWTON VE EVRENSEL ÇEKİM YASASININ KEŞFİ









1729: Stephen GRAY elektriği uzak mesafelere iletmeyi başarır.









1745: Elektrik depolayan bir aygıt olan LEİDEN şişesinin bulunuşu.












                         Benjamin Franklin 1752'de yıldırımın elektrikten kaynaklandığını gösterir.





1774'de Joseph Priestley Oksijeni ayrıştırır ve yanma olayında oksijenin etkisi anlaşılır.




Antoine Lavosier ve Kütlenin Korunumu yasası:

« Doğanın tüm işleyişlerinde hiç bir şeyin yoktan var edilmediği, tüm deneysel dönüşümlerde maddenin miktar olarak aynı kaldığı, elementlerin tüm bileşimlerinde nicel ve nitel özelliklerini koruduğu gerçeğini tartışılmaz bir aksiyom olarak ortaya sürebiliriz. »



Luigi Galvani 1791'de kurbağaların vücudundaki elektriği keşfeder.







                                       John Dalton 1808'de atomla ilgili yeni bir model geliştirir.
                                   Daltona göre atomlar içi dolu berk kürelerdi.







Lamarck 1809!da kendi evrim kuramını ortaya atar buna göre kullanılan organlar gelişir kullanılmayan organlar ise körelir.









Danimarkalı Hans Oersted  1820 yılında TESADÜFEN akım geçen bir telin etrafındaki pusulanın iğnesinin saptığını keşfeder.

 Bu keşif elektrik ve manyetizma olaylarının ilişkisini ortaya koyar ve bu keşiften sonra teknoloji hızla gelişir.













                                  1831: Faraday hareketli bir mıknatıstan elektrik akımı elde eder.







Darwin evrim kuramını içeren "Türlerin Kökenini" yayımlar(1859)






1868: Mendel genetiğin temellerini atar.








Dimitri Mendeleyev Periyodik Tabloyla ilgili çalışmalarını bitirir.(1868)










1882: Robert Koch kolera virüsünü bulur.








1885: Louis Pasteur, bir dizi aşı yaparak kuduz bir köpek tarafından ısırılmış bir çocuğun hayatını kurtarır







Henrich Hertz 1886'da radyo dalgalarının varlığını ortaya koyar.








1895: Wilhelm Rontgen Xışınlarını bulur.











Antoine Becquerel, uranyumun radyoaktif olduğunu bulur.(1896)






1905-Einstein "Özel Görelilik" kuramını ortaya atar.










1905:  Max Planck kuantum fiziğinin temellerini atar.










Marie Curie 1911'de Radyoaktivite ile ilgili çalışmalarından dolayı nobel ödülü alır.










1911: Rutherford atomun merkezinde bir çekirdek olduğunu gösterir.








1913: Niels Bohr atom için yeni bir model önerir.

Niels Bohr








Alfred Wegener kıta kayması kuramını yayımlar.(1915)








1919: Einstein "Genel Görelilik Kuramını" yayımlar.











1923: Edwin Hubble, bizimkinin ötesinde başka gökadaların varlığını kanıtlar.








1929: Hubble Gökadaların sürekli birbirinden  uzaklaştığını ortaya atar. Bu Big Bang Teorisinin temeli olur.









1953: Watson ve Crick DNA Molekülünün yapısını keşfeder.








1964: Robert Wilson veArno Penzias uzayda radyo dalgaları saptarlar. Bunların Büyük Patlamanın(Big Bang) yankısı olduğu anlaşılır.


BİTTİİİİ..







Açık Hava Basıncı-5 Aralık 2010

Antalya sahilinde 100 C'de kaynayan suyun Erzurum'da 88 C'de kaynamasının sebebi nedir?

Cevap: Kaynama noktası sıvı buhar basıncının dış basınca eşit olduğu sıcaklık noktasıdır. Deniz seviyesinde dış basınç(Açık hava basıncı) en yüksek değerde olduğu için kaynama noktası en yüksektir. Yükseklere çıkıldıkca dış basınç azaldığı için sıvı daha az bir sıcaklık değerinde kaynamaya başlar.

Sınavlar

 Fen ve Teknoloji Dersi I. Dönem 2. Yazılı Sınav Tarihleri:

8/A:  13 Aralık 2010

8/B:  17 Aralık 2010

8/C:  13 Aralık 2010

8/D:  14 Aralık 2010

8/E:   15 Aralık 2010

2 Aralık 2010 Perşembe

Vahşi Doğa

Sizden Gelenler Hakkında

Bilim, fen ve teknoloji ile ilgili öğrendiğimiz herşeyi burada paylaşıyoruz. İlginç bilgiler ve yaptığınız araştırmaları sabriartamfen@gmail.com adresine gönderiniz.

Sorun Cevaplayalım Hakkında

Konularımızla ilgili anlayamadığınız ve kafanıza takılan soruları sabriartamfen@gmail.com adresine mail olarak gönderebilirsiniz.

Laboratuvarımızdan görünümler


8C Yağmur Habil - DNA MODELİ

8E Tolga Ekinci - DNA MODELİ

8D Şuayb Talha Özçelik - MİTOZ BÖLÜNME

8C Songül Soylu - MİTOZ BÖLÜNME